Sanatçı Randevusu
Amerikalı sanatçı ve yazar Julia Cameron'ın Sanatçının Yolu: Daha Üstün Yaratıcılık İçin Spiritüel Bir Yol isimli kitabı; içimizde, varlığından haberdar olmasak bile yaşayan sanatçıyı dışarı çıkarmak ve harekete geçirmek için 12 haftalık bir program sunar. Bu programın 12 hafta boyunca değişmeyen iki öğesinden biri, "Sanatçı Randevusu" ismi verdiği bir aktivitedir.
Cameron, sanatçı randevusunu; yaratıcılık bilincimizi ve içimizdeki sanatçıyı beslemek için ayrılan belirli bir süre (örneğin haftada iki saat) olarak tanımlar. Bu randevu, aslında en basit anlatımla bir gezi veya minik bir macera olarak değerlendirilebilir: Önceden planladığımız ve tüm yetkisiz bölücülere karşı koruduğumuz bir randevudur. Bu randevuya da kendimizden başka kimse (arkadaş, partner, çocuk...) gelmemelidir.
Bu fikri saçma bulmak veya hiçbir zaman kendimize böyle bir vakit ayıramayacağımızı düşünmek, Cameron'a göre direnç göstermektir ve böyle bir durumda, direnç gösterdiğimizi kabul etmek çok önemlidir. Cameron, bu aktivitenin önemini belirtmek için "sanatçı randevusuna vakit ayıramama şansınız yoktur" der; çünkü içimizdeki sanatçının dışarıya çıkarılmaya, gezdirilmeye, dinlenmeye, hatta şımartılmaya ihtiyacı vardır. Bu fikre karşı çıkmanın onlarca yolu olabilir; "param yok" genelde en sık başvurulan sebepler arasındadır, ama aslında bu randevular asla gösterişli masrafları beraberinde getirmek zorunda değildir.
Burada önemli olan harcadığımız para değil, kendimizle geçirdiğimiz vaktin kalitesidir: Bir hurdavatçıya gitmek, deniz kenarında yürüyüş yapmak, eski bir filmi tek başına tekrar izlemek, pazarda gezmek gibi aktiviteler para değil, zaman isterler. Dolayısıyla burada önemli olan, bu randevulara sadık kalmaktır.
Cameron'ın aktivite önerileri arasında doğada uzun bir yürüyüşe çıkmak, güneşin doğuşunu deniz kenarında izlemek, değişik bir ibadethaneyi (kilise, sinagog, hatta değişik bir camii) ziyaret etmek, hiç gitmediğimiz bir mahallede gezmek, zorlayıcı veya değişik olduğunu düşündüğümüz bir tarifi denemek ve tatmak gibi fikirler yer alıyor. Ama bu listeye daha yüzlercesini eklemek mümkün...
Belki sen de bu ay boyunca her hafta kendine, kendini bir sanatçı randevusuna çıkarmak için söz verebilirsin. Büyük olasılıkla oyunbozan yanın çok geçmeden bu randevudan seni çıkarmaya çalışacaktır. Bu durumda kendini gözlemle; böylesine değerli bir vaktin, sen korumadığın takdirde üçüncü şahıslar ve unsurlar tarafından nasıl senden çalınabileceğini izle. Ve bu işgallere karşı kendini korumayı öğren. En önemlisi de içindeki sanatçı çocuğun sana söylediklerine kulak ver: Müzeye gitmeyi fazla ciddi veya sıkıcı buluyorsa, onu zorlama. Hoşuna gidecek başka bir aktivite bulmaya çalış.
Birazcık eğlencenin, hayatında çok büyük bir fark yaratabileceğini unutma. :)
Kaynakça
The Artist's Way: A Spiritual Path To Higher Creativity