Lohusalık Döneminde Menstrüasyon

Fotoğraf: Chris Schoonover

Fotoğraf: Chris Schoonover

 

Lohusalık dönemiyle ilgili en çok merak edilen konulardan biri de regl sürecinin tekrar ne zaman normale döneceğidir. Gebelik süreciyle değişen vücut ve hormonal düzen, lohusalık dönemiyle birlikte eski haline döner. Geri adaptasyon sağlayan sistemlerden biri ve belki de en önemlisi, menstrüasyondur.

Doğumdan sonraki menstrüel döngü ile ilgili merak edebileceklerini, yeni anne olan veya olmayı bekleyenlerin ise pratik olarak faydalanabilecekleri ve işlerine yarayacağını umduğumuz bilgileri derledik.

Lohusalık Dönemi Nedir?

Plesanta ve zarlar birbirinden ayrıldıktan ve doğum sonlandıktan sonraki 6-8 haftalık (42 günlük) süreç lohusalık dönemi olarak tanımlanır. Bu dönem bitiminde annenin bedenindeki tüm sistemler, gebelik öncesi haline geri dönmüş olur. Bu nedenle lohusalık dönemindeki bireyde çeşitli psikolojik ve fizyolojik değişiklikler gözlemlenebilir. Lohusalık dönemindeki bir anne ile yeni doğmuş bebek, bu süreçte hastalıklara karşı daha savunmasız oldukları için özenli bir bakıma ihtiyaç duyar.

Doğum Sonrası Fizyolojik Değişiklikler

Lohusalık sürecinde gebelikte büyüyen rahim küçülür. Rahim, kasılmalar ve bebeğin gelişmesi için hazırlanan iç tabakanın atılması sayesinde eski boyutuna geri döner.

Lohusalıkta kanama da gözlemlenebilir. Yaklaşık 20-25 gün süren kanama, doğumdan hemen sonraki günlerde kanama pıhtılı olduğu için regl kanamasını arttırır.

Pıhtının azalmasıyla kanamanın rengi de açılır. En sonunda kanama, yerini beyazımsı sarımsı akıntıya bırakır ve akıntı, lohusalık döneminin sonuna kadar devam eder.

Lohusalık sürecinde açlık ve susuzluk hissiyatı, terleme ve idrar miktarı da artış gösterir. Tüm bu sistemlerin doğumdan önceki haline geri dönebilmesi yaklaşık 6 hafta sürer.

Doğum Sonrası Psikolojik Değişiklikler

Bebeğe özenli bir bakım sağlayamama endişesi ve hormonal değişiklikler sebebiyle doğum sonrası anne, mutsuz bir dönem geçirebilir. Annelik hüznü olarak da bilinen postpartum hüznüne annelerin birçoğunda rastlanabilir. Bu duruma verilen tepkiler benzerlik gösterse de postpartum hüzün ile postpartum depresyonu birbiriyle karıştırmamak gerek. Genellikle doğumdan sonraki 3. ya da 4. günde ortaya çıkan annelik hüznü, birkaç gün ya da hafta sürer. 2 haftadan uzun süren annelik hüznü, postpartum depresyona evrilebilir. Böyle bir durumda bir uzmana başvurman en faydalı çözüm olacaktır!

Doğum Sonrası Menstrüasyon

Hamilelik sürecinin sonlanmasıyla regl döngüsü hemen eski haline dönmez. Yeni doğum yapmış ve üreme dönemindeki bir annenin hormonları, psikolojik yapısı ve yaşı, menstrüel düzeninin tekrar oturmasında süreci etkileyen faktörlerdir. Ancak çoğunlukla, emziren anneler, emzirmeyen annelere göre daha geç regl olurlar.

Emzirmenin Menstrüasyona Etkisi

Emzirmeyen anneler, doğumdan sonraki 2,5-3 ay içerisinde yumurtlamaya başlayarak regl olabilirler. Doğumun ardından görülen regl kanamaları, ikinci veya üçüncü kanama dönemine kadar pek düzenli olmayabilir.

Ancak emziren kişilerde, süt ve yapımını sağlayan prolaktin hormonu düzeyi vücutta oldukça yüksektir. Yumurtlamanın bastırılmasına sebep olan bu hormon, regl kanamasının gecikmesinde rol oynar. Bu nedenle, emzirme sürecinin üzerinden 2-3 ay geçmesinin ardından hala regl olmadıysan, bir kadın doğum uzmanına danışmayı düşünebilirsin.

Emzirme döneminde regl olmamak hamile kalma ihtimalini ortadan kaldırmaz. Günde ortalama 5-10 defa bebek emziren kişilerin prolaktin hormonunun fazla salgılanmasından dolayı hamile kalma ihtimalleri düşük olsa da emzirme bir korunma yöntemi değildir.

 
 
 


Previous
Previous

Doğum Kontrol Hapları ve Menstrüasyon

Next
Next

Antidepresanlar ve Menstrüasyon